9.26.2012


Kitap sayfalarımın sana çoğaldığı
İlk romanların 
Sadece ilk romanların her şeyi konuşturduğu,
Bir çocuğun gülüşüne
Hiçbir şeyin eşitlenemeyeceği ,
Greklerin kiliselerinde kadınlarını susturdukları
Yataklarında ise hiç susturmadıkları ,
Gündesin.

Öyle bir bitmeyen gün.
Sinek ısırığı gibi yalanında adın.
Uçurumun değil yokuşun zorluğunda
Seni unutmak.
Ve seni hatırlamadan geçen bir günün zorluğunda
O günü hatırlamak.

Sen bir mucizeymişsin
Ben de bir şair olayım.
Ne güzel olurdu bugün bunlardan konuşmak.
Yahut adaletten bahsederdik
Ateşi olmayan suçların dumanlarında boğulanlardan.
Bir taraf seçmenin hep
Diğer tarafı anlamamayı seçmek olduğundan.
Kötülerin değişeceği fakat kötülüğün hep aynı kalacağından.
İdeolojilerin ,dinlerin,pozitif bilimlerin yıkamadığı,
Merkezi otoritenin, feodalitenin hatta realitenin bitiremediği,
Bütün büyük anne ve büyük babaların eskitemediği
Aşktan konuşurduk.

Konuştukça
Bir çocuğun gülüşüne
Ancak başka bir çocuğunkini eşitlerdik.
Ne mutlu ki Greklerin mesela tiyatro salonlarında
Kadınlarını susturmadıklarını hatırlardık.
Bittiğini düşündüğümüz kitaba yeniden başlardık.
Ve tabi ilk romanları 
Yalnız ilk romanlarla yarıştırırdık.
Ve tabi tutardın ellerimi, öperdin gözlerimden
Kapatırdım perdelerini belki de geçmişin
Kapatırdın üzerime kendini
Hazır kavuşmuşken.